19 Mart 2013 Salı


KİŞİLER DEĞİL, SAĞLAM GÖRÜŞLÜ ÇOĞULCU ÖRGÜT

Kişilerin değil, görüşlerin güçlü olduğu örgütlü bir parti olmak zorundayız. Kişi güçlü olursa vesayet ve paralelinde biatcılık da gelişmiş olacaktır. Bu tablo da skolastik ve statükocu bir dar anlayışı meydana getirecektir. Bu anlayışı sürdüren bir parti büyümez, aksine erir.

Yalova CHP örgütü bu konuda bir milat yaşadı diyebilirim. Yıllardır çoğumuzun özlemini yaşadığı parti içi demokrasi nihayet ucunu gösterdi. Deniz Baykal’la yaşanan “….izim”cilik yol ve yöntem değildi, kaybetti. Bu anlayış hem partiye kan kaybettirdi, hem de ülkeye zarar verdi. Bu anlayış tamamen ortadan kalkmış da değildir ne yazık ki. Bu anlayışın etkisinde kalıp, kendini örgütün çok üstünde görerek siyaset yapanlar, artık bu yöntemle bir yere varılamayacağını anlamalılar. Az olsun benin olsun anlayışıyla değil, çok olsun hepimizin olsun demokratik anlayışla hareket edilmelidir. Aksi halde gün gelecek, o az olsun anlayışında olanlar silinip yok olacaklardır. Sürekli aynı vitrinle sergilenmek bıkkınlık  noktasında ilgi çekmeyecektir.

Bugün aldığım bir haber beni partimin geleceği adına çok sevindirdi ve umutlandırdı. Haksız ve sudan bahanelerle Yalova İl Başkanı adayı olan Orhan Koçal’ı disipline vermişlerdi. İl Disiplin Kurulu hangi gerekçelerle (etki, baskı var mı, yok mu tam bilemem) kınama cezası verdi, aklım ermedi. Nihayet Yüksek Disiplin Kurulu ki, onlarda aklı ermemiş olacak, bu cezayı onaylamadılar ve verilen cezayı kaldırdılar. Bu olumlu bir gelişme. İl Örgütü açısından ibretle ders alınacak bir olay. Talimatlarla hareket etmenin partiye ve örgüte bir şey kazandıramayacağını anlamalılar. Bu tür davranışların partiye zarar verdiğini ve vereceğini bilmeliler. Dilerim bu konuda ve bundan sonraki benzer konularda demokratik görüş ve anlayışlardan sapmadan, partilileri ötekileştirip, ayrıştırmadan hareket ederler.

Tekrar tekrar vurguluyorum, Cumhuriyet Halk Partisi vesayet ve biatla büyüyecek, çoğalacak bir parti değildir. Yerelde ve genelde iktidar olmamız için yelpazeyi geniş tutup, tüm toplum katmanlarıyla kucaklaşmamız gerekiyor. Buna kafası basmayan varsa lütfen köşesine çekilsin. Gücümüzü demokratik yollarla göstermeliyiz. Her durumda sandık yöntemini kullanıp, halka bu güçle gitmeliyiz. O zaman göreceksiniz, yüzde yirmi, yirmi beşlik bir oranla değil, yüzde kırk, kırk beşlik bir oranla çoğalıp, büyüyeceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder